2012 yılının hepimize ve bütün insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Hayırlı olmasını dilerken iyimser olamadığımı da belirtmek isterim.
İşçi,memur, emekli,çiftçi, küçük esnaf ağlarken mutlu bir ülkede yaşadığımız yalanları ile kandırıldık.
Çöplüklerden yiyecek arayan insanların varlığını görmezden geldik.
İşsizlik gençlerin belini büküp en büyük sorun olarak ortada dururken, bu geçliğe nasıl bir gelecek sunacağımızı anlatamadık bile.
Öğretmene ben seni tayin edemiyorum, sen kendine başka iş bul derken, birçok okulda öğretmen açığını halkın gözünden sakladık.
Sağlık sektörünü yabancı sermayeye peşkeş çekmek için doktorları hastanelerden kaçırırken, kendimizi ameliyat ettirmek için o kaçırdığımız doktoru özel izinle getirdik.
Ülkemizde ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlar 10. yılına giren AKP iktidarı döneminde iyice artmış içinden çıkılmaz hale gelmiştir.
Dış politika iflas etmiştir. Komşularla sıfır sorun derken ihtilaflı olmadığımız komşu ülke kalmamış gibidir.Önce Libya da NATO’nun ne işi var derken herkesten önce gemilerimizi Libya açıklarına gönderdik. Suriye ile ortak Bakanlar kurulu yaparken bir anda müdahale edecek noktaya geldik.
Bu ve buna benzer daha birçok olumsuzluk yaşadık.
İleri demokrasi dedik, elindeki tek silahı kalemi olan yazarları, çizerleri, bilim adamlarını, bu ordunun namuslu subaylarını darbe yapmayı planladılar diye zindanlara attık. İnsanlar neyle suçlandıklarını bilmeden yıllardır ceza evlerinde yatıyorlar.
Örgütün kasası diye hapis edilen kişi ceza evinde öldü, parasızlıktan cenazesini belediye kaldırdı.
Halkın oyunu alarak TBMM’ne seçilmiş insanları içerde tutmayı demokrasi ile bağdaştırabildik.
Yurt dışında görev yaparken, kendi arzusu ile gelip ifade veren subayı “Kaçma şüphesi var” diye tutukladık.
Olmayan gemiye komutan atadık.
Yıllardır içerde olan tutukluyu “delilleri karartma şüphesi var” diye tahliye etmiyoruz.
Bütün bunları ileri demokrasi adına yaptık.
Aslında yeni bir yıla girerken güzel şeyler yazmak, düşünmek herkesin umudu olabilmeli ama maalesef böyle olamıyor.
Yine bu yılbaşını çocuklarının yanında geçiremeyecek olan bütün fikir suçlularının, başta hocam Doğu Perincek’in, dostlarım Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay’ın, Prof. Dr Yalçın Küçüğün, Prof. Dr Mehmet Haberal’ın, Türk Silahlı Kuvvetlerinin onurlu, saygın komutanlarını, basın emekçisi gazeteci arkadaşlarımızın, isimlerini sayamayacağım, Silivri ve Hastal’da yatan tüm yurtseverlerin yeni yılını içim burkularak kutluyorum.
Biran evvel özgürlüklerine kavuşup, bu ülkeye, insanlığa bıraktıkları yerden hizmet etmeye devem etmeleri en büyük temennimdir.
Dostluğun, kardeşliğin sevginin egemen olduğu bir Türkiye özlemi ile bu ülkenin bütün güzel insanlarının yeni yılını kutluyorum.