4 Kasım 2012 Pazar

BAYKAL’DAN HUKUK VE SİYASET DERSİ



TBMM Darbeleri  ve Askeri Müdahaleleri Araştırma Komisyonu geçtiğimiz hafta içinde CHP’nin önceki Genel Başkanı Deniz Baykal’ı davet etti ve komisyon üyeleri ihtiyaçları olan hukuk ve siyaset dersini aldılar.
Meclis Araştırma Komisyonları TBMM İçtüzüğünün 105. Maddesine göre kurulur ve görev çerçevesini  kuruluşunun dayanağını oluşturan önerge belirler.
Meclis araştırması Anayasamızın 98. Maddesinin 3. Fıkrasına göre “Belli bir konuda bilgi edinmek için yapılan incelemeden ibarettir”
Önerge Meclis İçtüzüğüne aykırı olamayacağı için bu komisyonlar, görev konularında, İçtüzükte belirtilen kamu kurum ve kuruluşlardan, özel kanun ile veya özel kanunun verdiği yetkiye dayanılarak kurulmuş banka ve kuruluşlar, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve kamu yararına çalışan derneklerden bilgi ve belge isteyebilecekleri gibi, gerek görürlerse bu kurum ve kuruluşların ilgililerini de çağırıp dinledikten sonra  TBMM’ye rapor sunmakla görevlidirler.
Bu  kurum ve kuruluşlar dışında hiçbir kurum ve kuruluştan bilgi ve belge isteyemeyecekleri gibi, bu  kurum ve kuruluşların yetkilileri dışında da kimseyi çağırıp dinleyemezler.
Nedir bu komisyonun görevi?
Darbe ve askeri müdahaleleri araştırmak.
Darbeler, askeri müdahaleler, üç beş general veya subay istedi diye olmaz. İç ve dış mihrakların  tahriki ile siyasi, ekonomik ve sosyal şartların oluşması sonrasında, toplumda başlayan bezginlik ve umutsuzluk en üst noktaya geldiği zaman askeri müdahale kaçınılmaz hale gelir ve olur.
O zaman komisyonun yapması gereken şey, darbelerin arka planını, devletin arşivlerine girerek, darbe öncelerinde yabancı ülke gizli servislerinin çabaları dahil olmak üzere, siyasal, sosyal ve ekonomik kaos ortamlarının nasıl oluşturulduğunu inceleyip ortaya çıkartmaktır.
Ama şuanda hukuksuz da olsa 12 Eylül askeri darbesiyle ilgili bir yargılama ve 28 Şubatla da ilgili bir soruşturma sürmektedir.
Anayasanın 138. Maddesine göre görülmekte olan bir dava ile ilgili olarak rapor hazırlanıp da TBMM Genel Kurulunda nasıl görüşme yapılabilecektir. Bu Anayasanın 138. Maddesinin 3. Fıkrasına aykırı olur.
Evvelce böyle komisyonların kurulmuş ve onların hazırladığı raporlar üzerine ve Genel Kurulda  görüşme yapılmış olması, bugün de aynı hukuk ihlallerinin yapılmasını mazur göstermez.
Ama eğer bu anayasa ihlalini içinize sindirip, göze alabiliyorsanız, bari attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değsin.
O zaman öncelikle 12 Eylül 1980 darbesinden önce, ülkede dökülen kardeşkanının sorumlusu iç ve dış mihraklarının kimler olduğu, MİT, Genel Kurmay, Emniyet Arşivlerinde yapılacak araştırmalarla ortaya konmalıdır.
24 Ocak 1980 Kararlarıyla 12 Eylül 1980 darbesi arasında ne gibi bir bağ olduğu, buna kimlerin destek verdiği tespit edilmelidir.
Örneğin 1978 Kahraman Maraş,  1980 Çorum olaylarının arkasında, darbe ortamını hazırlamak için hangi iç ve dış mihrakların olduğu ancak MİT’in, Emniyetin ve Genel Kurmay’ın arşivlerine girilerek, orada incelemeler yapılarak ortaya çıkarılabilinir.
Ayrıca 28 Şubata giden süreçte hangi komşu ülkenin, Türkiye’ye devrim ihraç etmeğe çalışırken yurt içi ortaklarının da kimler olduğunun gene aynı yöntemle araştırılması gerekir.
Meclis İçtüzüğü komisyona bu yetkiyi vermektedir.
Ancak komisyonun çalışma tarzına baktığımızda, yetkilerini ve tabii olduğu hukuku aşarak, insanları sorgularcasına bir tutum takınıldığı görülecektir.
 Onlar darbelerin sebeplerini araştırmak gibi bir çabanın içinde değiller, onlar ellerine geçirdikleri sayısal çoğunlukla siyasal sorgulama yaparak, kişileri aşağılamak peşindeler.
Komisyonun tutumu, yakın tarihimizin acı sayfalarından biri olan “Tahkikat Komisyonu”nu, yani siyasetin kendisini yargını yerine koyması yanlışını anımsatmaktadır.
İşte bu nedenledir ki; Deniz Baykal komisyona siyaset ve hukuk dersi verdi, tabii anlamak isteyenlere.