CHP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Haluk
Koç, Oslo’da yapılan Hükümet-PKK
görüşmelerinde varılan mutabakat metnini açıkladı.
Metni incelediğiniz zaman yeni bir şey
olmadığını, bir anlamda bugüne kadar basında dillendirilen konuların derli
toplu kaleme alınmış bir şekli olduğunu görürsünüz.
Bence bu belgede en önemli konu metnin
2.maddesindeki “Taraflar, bu güne kadar Oslo ve İmralı süreçlerinde vurgulanan
Kürt sorununun kalıcı çözümüne yönelik temasların sürdürülmesi ve yürütülecek çalışmaların
ANAYASAL VE YASAL ÇERÇEVEDE sonuçlandırılmasının esas alınmasının
gerekliliği konusunda varılan mutabakatları teyit eder.” denmiş olmasıdır.
Bu beyan yeni bir anayasa yapımı
konusunda AKP ve PKK nın anlaştıklarını
ortaya koymaktadır.
AKP Mecliste 326 , BDP de 29
milletvekiline sahipler, birde bunların dışında bağımsız görünüp te böyle bir anayasa
konusunda onlarla beraber hareket edecekleri kesin olan Leyla Zana, Ahmet Türk,
Aysel Tuğluk ve kendi partisine giden Şerafettin Elçiyi de düşünürseniz BDP’yi
en az 33 kişi, kabul etmek gerekir, böylece
toplam sayıları 359 kişiyi bulan
bir anayasa bloğu söz konusudur.
Birde maalesef CHP içinde Hüseyin Aygün,
Sezgin Tanrıkulu gibi sonunda bölünmeye gidecek “özerklikten” yana tavır
sergileyecek en az sekiz on kişinin varlığı da kabul edilirse, Halk oyuna gitmeden anayasa değişikliği
yapacak 367 sayısına ulaşılacak ve geçilecektir.
Durum böyle olduğuna göre CHP ve MHP’nin
sonunda ülkeyi bölünmeye götürecek bir anayasa yapmak için, iktidar ve
uzlaştığı terör örgütü yandaşlarının sayısı yeni bir anayasa yapmaya yeterken, eğer
CHP ve MHP bölünme anayasasından yana değillerse, hiçbir Anayasal ve İç Tüzükte
yasal dayanağı bulunmayan Anayasa Uzlaşma Komisyonun da ne işleri var.
İkincisi, eğer bir konuda siyasi
iktidardan şeffaf olması, halka her konuda bilgi vermesi isteniyorsa, o zaman bunu isteyenlerinde, en az iktidarı
elinde bulunduranlar kadar şeffaf olmaları ve Van Çalıştayının sonuç metnini
halkımıza açıklamaları gerekmektedir.
Oslo mutabakat metnine baktığınız zaman,
CHP yöneticiler tarafından çok kısa bir süre önce dile getirilmiş olan “Akil
Adamlar” “Hakikatler Komisyonu” gibi
komisyonlar istendiği görülecektir.
Bu metin CHP’nin, evvela son dakikada getirildi, bu nedenle
sadece itiraz ettik dediği, halbuki uçak kaçırmak endişesiyle salonu erken terk
ettiği, sonradan hiçbir geçerliliği olmayan yazılı itiraz gönderdiği, açıkça
Türkiye’nin aleyhine olan bir kararın oluşmasına müdahale edemediği Sosyalist Enternasyonelde ,
Kürt sorunun çözüm yöntemini gösteren maddesinden bir farkı yoktur.
Orda da uluslararası çözüm öneriliyordu,
burada da Hakem Devlet İngiltere ve gözlemci ABD’nin işbirliği ile olaylar
kotarılıyor.
Bütün bunlar ortadayken, o zaman CHP’nin
itirazı, Oslo görüşmelerinin sadece halktan saklanmasına mı, yoksa aynı zamanda
içeriğine demi?
Bunun net ortaya konması gerekiyor.
Elbette Başbakan’ın ıslak imza
söyleminin hiçbir kıymeti har biyesi yoktur.
Doğrudur, Oslo görüşmeleri başlı başına
bir Anayasal suçtur, “görüşmeler benim talimatımla yapıldı” diyen Başbakan’ın Yüce Divan’da yargılanması gerekir.
Eğer Oslo görüşmeleri ve bunun sonucunda
varılan mutabakat, siyasi iktidar mensupları açısından Yüce Divanlık Suç
oluşturuyorsa, Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na konmuş, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter
yapısını koruyan çekinceleri kaldıracağız demek, “Akil Adamlar”, “Hakikatler” komisyonları önermek, CHP’yi, AKP’nin PKK ile Oslo
da uzlaştığı noktaya götürür. Onların da ağır siyasi sorumluluğu ortaya çıkar.
Sayın Haluk Koç’un kamuoyuyla paylaştığı
belge bir malumun ilanı da olsa ses bantlarından çok daha önemlidir. Bu belge ıslak imzalı
metnin hakem Devlet İngiltere’nin elinde olduğunu ortaya koyuyor.
CHP’nin bugüne kadar söyledikleri ve
Oslo Mutabakat Belgesinin ortak noktalarının ortaya çıkması, CHP’nin hareket
alanını daralttığı için en çok terör örgütünün işine yaramıştır.
Şimdi CHP bu noktada, Oslo görüşmelerinin
gizli yapılmasına mı karşıdır? Yoksa
içeriğine mi?
EĞER İÇERİĞİNE DE KARŞILARSA, TUTARLI OLUP ANAYASA UZLAŞMA KOMİSYONUNDAN ÇEKİLEREK BÖLÜNME
ANAYASASINA MEŞRUİYET KAZANDIRMAMALARI GE