SEVR VE YENİ ANAYASA
ÇABALARI
ABD, AB ve onların yerli işbirlikçileri Atatürk’ü ve İsmet
paşayı, Lozan’ı yazıp Sevr’i parçalayıp tarihin çöplüklerine attıkları için hiç
sevemediler hiç benimseyemediler, onlara sadece zorunlu olarak tahammül
ettiler. Ne zaman ki ülke içindeki organizasyonu, yani basını, yargıyı kendilerine
göre şekillendirme operasyonunu bittirdikten sonra Sevr’i adım adım hayata
geçirmeye başladılar.
Yani Lozan’ı yazarak, Sevr’i yırtıp atanlardan öç almaya
başladılar.
Lozan; kanla, gözyaşıyla, terle kazanılan askeri
zaferlerin diplomasi masasında taçlandırılması olayıdır.
O güne kadar, harp meydanlarında elde edemediklerini
masa başında almaya alışmış olan emperyalistlerin uğradığı büyük bir diplomatik
yenilgidir.
Bugün yapılmak istenen bir anayasa değişikliği değil,
Sevr’in ve hudutları değiştirilmek istenen 22 ülkeden biri olan Türkiye ile
ilgili Sevr’den bu tarafa içlerine attıkları duygu ve düşüncelerinin açığa
çıkarılmasıdır.
Bugün yurt içinde ve dışında söylenenlerle Sevr
Andlaşması’nın maddelerini karşılaştırıldığında bu çok net olarak görülmektedir.
ABD, AB ve onların yerli işbirlikçileri Kürtler’e
yerel özerklik istemektedirler.
Sevr antlaşmasının 62. Maddesi Kürtlere yerel özerkliğin
tanınacağını “Kürtlerin sayıca üstün
bulunduğu bölgelerin yerel özerkliğini, işbu Andlaşmanın
yürürlüğe konulmasından başlayarak altı ay içinde “ diyerek belirtmiştir.
Aynı Andlaşmanın 64.
maddesinde ise bu özerkliğin
tanınmasından bir yıl sonra plebist yapılarak Türkiye’den bağımsızlıklarını
isteyebileceklerine yer verilmiştir.
Bildiğiniz üzere, Bölücülerin Mahkemelerde ana
dillerini kullanmak talepleri de vardır. Bu da aynen Sevr’in 145. Maddesinde “ Türkçe’den başka bir dil konuşan Osmanlı
uyruklarına, mahkemelerde, ister sözlü ister yazılı olsun kendi dillerini
kullanabilmeleri bakımından uygun düşen kolaylıklar sağlanacaktır” şeklinde yer almaktadır.
Ana dilde eğitim de yine Sevr’in 147. Maddesinde
düzenlenmiştir.
Sevr’de bile “giderlerini
kendileri ödemek üzere” denmesine rağmen, şimdi bölücüler, bu hizmeti
devletin yapmasını istemektedirler.
Ayrıca Andlaşma aynen bugün de istedikleri
şekilde ilk, orta,lise ve yüksek okulda ana dilde eğitim hakkı vermektedir.
İçerdeki tetikçileri ve destekçileri de Kütçe’nin şimdilik
(!) yardımcı ders olarak okutulabileceğini söylemektedirler.
Bölücülerin sözcüsü de “Kürt halkı yüzyıl önceki durumun bir daha yaşanmasına izin
vermeyecektir, kendi hak ve özgürlük talebinden en az birlikte yaşadığı
halkların sahip olduğu ulusal tanınma, statü sahibi olma , ana dilde eğitim ve
örgütlenme özgürlüğü seviyesinden geri adım atmayacaktır” demektedir.
Bu tamamıyla Sevr’i uygulamaya koyarak, Lozan’ı fiilen
yürürlükten kaldırmak çabasıdır. Sevr’i yırtıp atıp Lozan’ı yapanlardan öç “almaktır. Zira yüz yıl evvelki” diyerek Sevr’i
kast ettiklerini açıkça beyan
etmişlerdir. Zira sonradan yırtılıp atılan Sevr 10 ağustos 1920 de yani bundan tam
92 yıl evvel yazılmıştır
ABD, AB ve
onların yerli işbirlikçileri bir şeyi unutmaktadırlar. Sevr’i yırtıp Lozanı
yapanlar, bunu gerçekleştirmek için kimseden yardım istemediler, gerek harp
meydanlarında ve gerekse diplomasi masasında kendi göbeklerini kendileri
kestiler.
Bu nedenle yapılan bir anayasa çalışması değil, Sevr’in o tarihte yerine getiremediği
bu ülkeyi bölme işlemini, yurt içindeki işbirlikçilerine yaptırma çalışmasıdır.
Bu sadece Sevr’in hayata geçirilmesinden başka BOP, GOP’un fikir babalarının söylediği
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 22 ülkenin hudutlarının değiştirilmesi
operasyonudur.
Yerel Yönetimler Özerklik Şartına ve İkiz Anlaşmalar
denen uluslar arası sözleşmelere konulan çekinceleri kaldıracağız demek yerel özerkliğe yol vermektir.
Anayasa’dan Türk, tabirinin çıkmasına göz yummak
demek, Sevr anlaşmasının da ötesine
geçmek demektir. Zira bu anlaşmanın birçok yerinde Türkiye tabiri geçmektedir.
Türkiye’de yaşayanlara da Türk denir.
Bu mantıkla bir anayasa çalışması yapmak, yani onlarla
dans etmek Sevr’in yurt içindeki işbirlikçilerine hizmet etmektir.
Bu anayasa çalışmasından, bir sivil anayasa çıkmaz, bu
anayasa çalışmasından, bağımsız bir devletin, onurlu vatandaşlarının içine
sindirebilecekleri bir milli anayasa çıkmaz.
Çıksa çıksa, Sevr’in, BOP’un , GOP’un anayasası çıkar.
Sevr’in rövanşını almak yolunda yapılan bu eyleme ülkesini seven hiç kimse katılamaz. Katılmamalıdır.