Bugün aslında yerel seçim sonuçları ile ilgili bir yorum yazmamız
gerekirdi. Ancak bu yazıyı kaleme alırken seçim sandıkları henüz açılmaya
başlanmamıştı.
O nedenle bir seçim yorumu yapmak mümkün değildi.
Ancak yeni bir hukuk rezaleti yaşandı. Bende onun üstüne bir hukukçu
sorumluluğu içinde kısa bir yazı yazmam gerektiğini düşündüm.
Gölbaşı Sulh Ceza Mahkemesi, Dışişleri'ndeki
güvenlik toplantısının illegal dinlenmesi konusunda yürütülen soruşturmayla
ilgili yayın yasağı kararı almış.
Gölbaşı Sulh Ceza Mahkemesi, güvenlik toplantısının illegal
dinlenmesi konusunda Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı
soruşturmayla ilgili yayın yasağı kararı aldı.
RTÜK'ten yapılan açıklamaya göre, Gölbaşı
Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturmayla ilgili Gölbaşı Sulh Ceza
Mahkemesi dün değişik iş kararıyla, "milli güvenliğin, kamu düzeni ve kamu
güvenliğinin korunması, devlet sırlarının ifasının önlenmesi" amacıyla
soruşturma tamamlanıncaya kadar, dosyanın kapsamı hakkında, yazılı, görsel ve
internet medyasında her türlü haber, röportaj, eleştiri yayınının
yasaklanmasına karar verdi.
Yurt dışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlarına yasak olmayan bir şeyin bu topraklarda yaşayan insanlara
yasaklanmasını protesto ediyorum.
Yapılmak istenen devletin güvenliğini
korumak değil, iktidarın çapsızlığını ve kabiliyetsizliğinin üstünü örtmektir.
Bu ülkenin bütün aydınları bu rezalete
karşı çıkmalıdırlar.
Bana sorarsanız bu kararı veren mahkeme
kararını eksik vermiştir. Kendisinin verdiği, hukuka, Anayasaya aykırı kararın
yayınlanmasını ve eleştirilmesini de yasaklamalıydı.
Mahkemenin bu kararı Hukuk Fakültelerinde,
yandaş yargı nasıl olur diye örnek olarak okutulmalıdır.
Birleşmiş Milletler Antlaşmasının 51.
ve TCK’nun 304.maddelerine aykırı
fillerin ortaya çıkması halinde bunlarda eleştirilemeyecekse, kimse Türkiye
Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu iddia etmesin.
“Yetmez ama Evetçi” liboşlar methiyeler
düzdüğünüz AKP iktidarının ülkeyi getirdiği son nokta budur.
Hatırlanacağı üzer 1973 de Alman
Şansölyesi Willy Brant yakın çalışma arkadaşı Doğu Alman casusu çıkınca
siyasetten çekilmişti.
Tabii nerede öyle siyasetçi.