Bu yazı 2013’ün son yazısı.
Yeni yıl telaşı içinde insanların
gazete okuyabileceklerine pek inanmıyorum; onun için çok kısa yazdım.
2013’ün son günlerinde , “Bu yıl
hiç düzgün giden bir şey olmadı” diye düşünmeye başlarken, biranda 17 Aralık
günü, ülkemizi yöneten paralel devletin ortakları arasındaki uzlaşma bitti ve bütün
pislikler ortaya dökülmeye başlandı.
Yıllardır, beraberce ülkeye
yönetirken, hukuk devletini ortadan kaldıran, kamuda liyakati değil, yandaş ve
cemaat üyesi olmayı asıl kabul eden, biri malı götürürken, öbürü diğerinin
saflığından ve cehaletinden istifadeyle devlet yönetimine egemen olan
koalisyonun ortakları kapıştılar.
Bu kapışmanın en büyük faydası
kendini aydın zanneden bazı liboşların “AKP’nin ülkeyi yönettiği on küsur yıl
içinde sesiz bir devrim yaptığı” yanılgısını onlara göstermiş olması.
Bana göre 2013 yılındaki tek
olumlu olay budur.
2014 ülkenin bölünmez bütünlüğünün
korunabildiği,
İnsan haklarına saygılı; etnik
köken vurgusu yapmayan Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik, sosyal
hukuk devletinin yaşama geçirildiği, düşünce ve fikir özgürlüğünün önündeki
bütün engellerin kaldırıldığı bir yıl olmasını temenni ediyorum.
Düzmece deliller ve elde edilmiş
gizli tanık beyanlarıyla özgürlüklerinden mahrum bırakılmış, Silivri, Hasdal,
Kandıra,Sincan ve diğer cezaevlerinin zindanlarında çile çeken, aydınlarımızın,
siyasetçilerimizin, en yüksek rütbelisinden en küçük rütbelisine kadar şanlı
ordunun asil evlatlarının ailelerinden, yakınlarından uzakta geçirecekleri yeni
yıllarını bütün içtenliğimle kutluyorum.
2014’ün tüm Türk milletine hayırlı
olsun