26 Kasım 2019 Salı

İLAHİ MUHARREM İNCE


                            
Günlerdir Türkiye  tek konuyu konuşuyor. Saraya gidip görüşen CHP’li kim?
Önce  haberi yazan deneyimli gazeteci Rahmi Turan bu ismin Muharrem İnce olduğunu yazdı.
Rahmi Turan’da haberin kaynağının inandığı bir gazeteci arkadaşı olduğunu açıkladı.
Daha Rahmi Turan kendi haber kaynağını açıklamadan Kılıçdaroğlu FOX TV’ye çıkıp olayı bildiğini, CHP’nin içini karıştırmak istediklerini söyledi.
Bu TV programından birkaç gün sonra Rahmi Turan kendi haber kaynağının Ankaralı deneyimli gazeteci Talat Atilla olduğunu yazdı.
Talat Atilla da haber kaynağının CHP Genel Merkezi’ndeki bir kişi olduğunu açıkladı.
Bu haberin kaynağı bir CHP’li ise ki, Kılıçdaroğlu’nun bu kaynağı ve bu haberin gazeteciye verildiğini bilmemesi mümkün değildir.
Nitekim gazeteciler kendisine bu olayı sorunca da;  haber doğrudur, isim veremem dedi.
Kılıçdaroğlu FOX TV’ye çıktığı tarih ve saatte olayı da , olayı gazeteciye kimin aktardığını da  biliyordu.
Ancak burada, partiden bu haberi gazeteciye aktaran kişinin aracın saraya giriş saatini,  girerken ve çıkarken ki sahte plaka numaralarını kendisine veren kişinin, CHP’nin içini karıştırma çabası içinde olanların uşağı olduğunu anlaması gerekirdi.
Aslında anlamaması mümkün değildi ama böylece bir taşla iki kuş vuracaktı, hem Muharrem İnceyi yıpratacak ve hem de Saray ve çevresini; böylece Genel Başkan’ın gözüne girecekti,  ama  olmadı.
Niçin Muharrem İnce seçilmişti, çünkü ismi geçenler arasında en  zayıf halka olarak o düşünülmüştü, onun buna tepki vereceği düşünüldüğü için  seçildi.
Muharrem İnce  hata yapıyor ve  ilk açıklamasını Ahmet Hakan’a yapıyor ve “Partim  yara aldığı için ciğerim yanıyor. Genel Başkan’ı aradım birlikte fotoğraf verelim dedim. Bu belayı birlikte def edelim dedim, Görüşürüz , bakarız falan dedi. Kabul etmedi”
İlahi Muharrem İnce senin partiyi sakınmak gibi bir kaygın var ama onların var mı ki seninle niye fotoğraf versin , Genel Başkan, senin top önüme düştü fırsata çevireyim diye düşündüğünü zannediyor. Beraberce fotoğraf verirse sana prim yaptırmış olacağını; kuyudan adam çıkartmış olacağını düşünüyor. Onun için seninle beraber fotoğraf vermez.
Ortada bir "komplo" olduğu tamam da, bu komplo CHP'nin yönetimini değiştirmek için değil, ülkenin sıkıntılı iç ve dış gündemini böyle saçma sapan işlerle meşgul etmek için. Genel başkan ve yöneticiler oltanın ucunda uzatılan yemi kaparak bu komplonun parçası haline geldiler. Böylece, sanki çok etkili bir siyaset tarzları varmış da, Recep Tayyip Erdoğan bundan rahatsızmış gibi bir hava yaratmaya çabalıyorlar. Bunların haline en çok Recep Tayyip Erdoğan  gülüyordur kuşkusuz!!!
 Bu Genel Başkan ve Yönetimi, Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhuriyet'in temel ilkelerini zarar veren hatta tahrip eden hangi iç ve dış projesine engel oldular? Vakitlerini laf ebeliği yapmaktan başka neyle geçirdiler? Halkı demokratik muhalif siyasete etkin şekilde katacak bir faaliyetleri mi oldu?
 Recep Tayyip Erdoğan'a siyaseten en ufak bir zarar verebildiler mi ki bu kadronun değişmesi Recep Tayyip Erdoğan'ın işine gelsin? Kendi yardımıyla başa getirilecek birisi bile olsa, yeni bir siyaset anlayışı ve yeni bir ekip bir sürü bilinmezlik taşımayacak mı? Böyle bir riski neden alsın?