5 Kasım 2019 Salı

ÇİRKİN AMERİKALI



Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi, düşmanca bir tutum içinde, Türkiye’den öç almak kastı ile sözde Ermeni soykırım tasarısını kabul etti.
“Ermeni Soykırımı”nın olup olmadığı siyasetçilerin karar verebileceği bir konu değildir. 1915 olayları ile ilgili kararı ancak tarihçiler verir. Tarihçilerin sağlıklı bir sonuca varabilmesi için de, Türk, Rus, İngiliz, Fransız, Amerikan arşivlerinin yanında Ermeniler’in de, Amerika Birleşik Devletleri Boston şehrinde bulunan, bugüne kadar kimseye açmadıkları Taşnak arşivlerini  açmaları gerekir.
Bugün Sözde “Ermeni Soykırımı” tasarılarını onaylayan ülkelerin siyasetçilerine şunu hatırlatmak gerekir:
İstanbul işgal edilmiş, bütün Osmanlı arşivi elinizdeyken, İttihat Terakkinin önden gelen isimlerini Ermenileri katletmek suçlamasıyla tutuklayıp, Malta Adasına göndermiştiniz. Sonuç ne oldu? Söylenenlerin hepsinin yalan olduğu ortaya çıktı ve bunu ortaya çıkaran da,  olayı araştıran “Majestelerinin” savcısıydı. İngiliz Savcı dava açılacak bir husus olmadığına karar vererek, dosyayı takipsizlikle sonlandırdı ve bütün Malta sürgünlerini serbest bıraktı.
Olayın yaşanmasından çok kısa bir süre sonra yapılmış bu yargısal araştırma en gerçekçi olanıdır.
Yapan da “siyasetçi” değil, hukukçudur. Bu karardan sonra artık bu konunun kapanması gerekirdi ama kendi iç siyasetlerinde kullandıkları ve parçalanmış bir Türkiye arzuladıkları için emperyalistler bunu hep kaşıdılar.
Taşnak Partisi’nin Genel Başkanı ve Başbakan Ovanes Kaçaznuni “Askeri operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin milli mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. Türklere karşı ayaklandık ve savaştık. Sevr Antlaşması gözümüzü kör etmişti. İsyanımızın temelinde İtilaf devletlerinin bize vaat ettiği büyük Ermenistan hayali vardı. Ama biz hiçbir zaman devlet olamadık. Türkiye Ermenistan’ı diye bir devletin hayalden öte olmadığı gerçeğini göremedik.” diyerek, gerçeği bütün çıplaklığı ile ortaya koymuştur.
Türkiye’nin zayıfladığı bir anda da, Ermeniler için Toprak talebinde bulunacaklardır.
Tarihi bir olay hakkında siyasetçiler karar veremez ama, verirlerse de bu konuda  en son karar verebilecek   olanlar, tarihleri birçok soykırım olayı ile dolu olan, Alman, Fransız, İngiliz ve Amerikalı siyasetçilerdir.
Cezayir Bağımsızlık Savaşı'nda 1 milyon kişi Fransızlar yüzünden hayatını kaybetti..  Fransa’nın bu yaptıkları hatırlatıldığı zaman, o tarihteki Fransız Cumhurbaşkanı Francoıs Hollande  “bana babalarımızın hesabını soruyorsunuz” diyen kişi değil miydi?
Ama batı hala Sevr’in yırtılıp atılmasını ve  Lozan’ın yapılmasını içine sindiremediği için Türkiye Cumhuriyetine duyduğu kin ve nefretten ötürü, tarihe karışmış bir imparatorluğun hesabını Türkiye Cumhuriyetinden sormaya çalışıyor.
Birilerini soykırım yapmakla suçlayabilecek en son devlet de Amerika Birleşik Devletleridir.
Eğer dünya soykırım arıyorsa önce dönüp, gerçek bir soykırım olan, Amerikan Kızılderililerine  karşı uygulanan soykırıma baksın.
Hafta sonu Sözcü Gazetesinde vardı; Türkiye aleyhine soy kırım tasarısını kabul eden  Amerika, Vietnam’ da 4 Milyon, Kore’de 3 milyon, Kamboçya’da 1 milyon, Afganistan’da 1.5 milyon, Irak’ta 1 Milyon, Japonya’da 350 bin kişiyi öldürmüştü.
Tabii bunlardan çok daha vahimi Hitler’in Nazizm’in, Faşizm’in perde gerisindeki gerçek beynin, Yahudi ve komünist düşmanı Amerikalı Sanayici Henry Ford’un olmasıdır.
Nitekim, İngiliz ekonomisttarihçi ve yazar.. Antony Cyril Sutton , Amerikan ekonomisinin kalbi olan Wall Street'in 20. yüzyılın önemli olaylarındaki (Hitler'in güç kazanışı gibi) etkinliğini araştırıp ortaya koyan kişi olarak Alman Faşizmi’nin Amerikalı Sanayiciler tarafından yaratıldığını ortaya koymuştu.
Amerikan General Motors fabrikası Alman savaş  sanayinin temel direğiydi. Nitekim, 1938 Temmuzunda Hitlerin diplomatları, Hitleri düşünsel olarak biçimlendirip parayla ve teknik olarak donatan Henry Ford’u “Alman Kartalı’nın Büyük Haçı” Madalyası ile onurlandırıyorlardı(!)
Almanya’nın Rusya’yı işgal edebilmesi için ihtiyaç duyduğu milyonlarca varil petrol gereksinimini çözen Amerikan  Standard Oil petrol şirketiydi.
Tarihçi Cengiz Özakıncı’nın  mutlaka okunması gereken “Türkiye’nin Siyasi İntiharı Yeni-Osmanlı Tuzağı” kitabında “…Hitler, NAZİ partisi ve Alman Faşizmi, on yıllara yayılmış bir Amarikan tasarısının ürünü olarak Amerikalılar tarafından var edilmiş; NAZİ’ler Amerika tarafından komünist ve Yahudi cellatları olarak kullanılmış, İngiliz ve Fransızlar da kendi canları yanıncaya  dek Hitler’i Sovyetler Birliğine karşı kışkırtmış ve desteklemişlerdi.” diye yazarak emperyalist batının iki yüzlülüğünü çok güzel ortaya koymuş.
Milyonların ölümünü planlayan ve gerçekleştiren, ama bunun hiç hesabını vermeyen  “Çirkin Amerikalı” düşmanca duygularla Türk Milletini mahkum etmeye çalışıyor.