19 Mart 2019 Salı

NE KANDİL’DEN NE PENSİLVANYA’DAN



Tayyip Erdoğan ve yandaşlarının ağızlarından düşmeyen “CHP listelerinde  FETO’cular ve PKK’lılar var, bunlar terör örgütleriyle işbirliği yapıyorlar, Kandil’den, Pensilvanya’dan talimat alıyorlar” şeklinde  bir cümle var.
Cumhuriyet Halk Partisi’ni bu sözlerle itham etmeye çalışanların geçmişi bu konularda hiç temiz değildir.
Tayyip Erdoğan ve yandaşları tarafından bugün terör örgütünün siyasi uzantısı olarak nitelenen HDP’liler ile Dolmabahçe sarayında görüşen hangi partinin üyeleriydi. Oslo’da PKK’lılar ile görüşen kamu görevlilerini oraya gönderen ve görüşme talimatı veren kimdi?
Pensilvanya’da yaşayan ilkokul kaçkını meczuba “Bitsin bu hasret” diyen kimdi? AKP’lilerin söylemiyle  “Fethullah Gülen Hoca efendiye” methiyeler düzün kimlerdi?
AKP lilerin Abdullah Öcalan ve Fethullah Gülen’e yaptıkları yalakalıkları burada alt alta yazsak sayfalara sığmaz.
“Terör örgütü üyelerini görseniz de ateş açmayacaksınız” talimatını veren kimdi?
“Valilere operasyon yapmayın talimatını veren” kimdi?
“, Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı dönemindeki MİT müsteşarı değil miydi, PKK lılara  şehirlere cephane depoluyorsunuz diyen”
Şimdi kalkmış Cumhuriyet Halk Partisini suçluyorsunuz.
Cumhuriyet Halk Partisinin tarihinde terör örgütüyle masaya oturmak yoktur, hatta “terör örgütüyle müzakere edilmez, mücadele edilir” sözü Cumhuriyet Halk Partisi’nin teröre bakışının en açık göstergesidir.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin başında kim olursa olsun bir terör örgütüyle masaya oturmaz, müzakere etmez, edemez. Abdullah Öcalan’ı Suriye’den hudut dışı edilmesini sağlayan hangi iktidar dönemidir.
Bütün bunları yok kabul edip, aynaya bakmadan Cumhuriyet Halk Partisini itham etmek, bu milletin aklıyla alay etmektir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihi bu ülkeyi bölmeye çalışan, emperyalist uşaklarıyla mücadeleyle doludur.
Cumhuriyet Halk Partisine en çok saldıranlar, ister fesli ister kravatlı olsun emperyalistlere uşaklık edenlerdir. Emperyalistler bunun için Cumhuriyet Halk Partisinden Kemalistlerin tasfiyesinin şart olduğu ve Türkiye’de bir tek adam rejimi kurulması gerektiğini Beyaz Saray’a verdikleri istihbarat raporlarında belirtmişlerdir.
Güneydoğu Anadolu da yaşayan insanlar ,size oy verirlerse “Kürt kardeşleriniz”, başka bir partiye oy verirlerse “Teröristler.
Bütün siyasilerin bilmesi gereken bir şey var, Cumhuriyet ile beraber insanlar kul olmaktan kurtuldu vatandaş oldu. O günden beri siyasal tercihlerini emirle değil, kendi kişisel tercihleriyle yapıyorlar.
Bu nedenle CHP Ankara ve İstanbul’u kazanırsa; Sezai Temelli’nin dediği gibi bu kentlerde yaşayan  HDP’lileri, Kürtleri  var saydığı için değil, bu kentlerde, bu ülkede  yaşayan tüm insanları etnik kökenlerine bakmadan  kucakladığı için kazanacaktır.
Bir başka çok önemli bir nokta daha var, bu satırların yazarı hayatının hiçbir döneminde HDP ve onun devamı odluğu partilere oy vermediği gibi sıcak da bakmamıştır.
Eğer bu parti hakikaten Tayyip Erdoğan’ın iddia ettiği gibi terör örgütünün siyasi uzantısı ise niye gereği yapılmıyor. Eğer elinizde böyle bir bilgi yoksa 6 milyon oy almış bir partiyi niye ve nasıl suçluyorsunuz. Bu ahlaki oluyor mu? Bunun bir örneği İspanya’da olmuştu, terör örgütünün uzantısı kabul edilen parti kapatılmıştı ve AİHM’de bu kapatma kararını onaylamıştı.
Cumhuriyet Halk Partisini, terör örgütleriyle işbirliği yapmakla suçlayan Tayyip Erdoğan’ın şunu bilmesinde fayda var, Cumhuriyet Halk Partisi’nin başında kim olursa olsun, ne Kandil’den, ne de Pensilvanya’dan talimat almaz, onlarla müzakere masasına oturmayacağı gibi onlarla mücadele ederler.