CHP yönetimi "Ezan Türkçe okunsun" dediği iddiasıyla Öztürk Yılmaz'ı ihraç talebiyle disipline vermiş.
"Kendi fikrini
söylemiş" deyip geçmek varken, karşı tribüne hoş görünmek için adamı linç
etmenin de bir anlamı yok.
CHP’yi yönetenler bu
kadar akılsız olamazlar, CHP yi ezik göstermek için kasıtlı yapıyorlar sanki.
Konuşmayı izlediğiniz
zaman Ezan Türkçe okunsun demiyor, Türkçede okunabilir diyor. Nitekim 1932 den
1941 kadar Türkçede Arapçada okunabiliyordu. 1941 de çıkartılan bir kanunla
Arapça Ezan yasaklandı.
Kılıçdaroğlu bu konuda
Abdülkadir Selvi'ye:
“CHP’li olan, CHP’nin
kararlarına ve politikalarına uymak zorundadır. Herkes istediği gibi hareket
edemez. İstediğim gibi hareket ederim derseniz o zaman partiden ayrılırsınız."demiş
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Tunceli İlimize “Dersim” denmesi yönünde
bir kararı mı var? Bu bir parti politikasımıdır.
Kılıçdaroğulu’nun Tunçeli’nden Milletvekili yaptığı arkadaşı “Dersim Milletvekili” diye kart bastırmıştı. O şahıs o zaman niye
disipline sevk edilmemişti.
18. Kurultay’da Kemal
Bey “Ben
Dersimli Kemalim” demişti
Sezgin Tanrıkulu
isimli PKK militanlarının avukatlığından milletvekili yapılan şahıs genel
başkan yardımcısı iken Ahmet Hakan’ın CNN televizyonunda 12 Kasım 2014
tarihinde sunduğu “Tarafsız Bölge”
programında Dersim olayları nedeniyle “Ben
CHP Genel Başkan yardımcısı olarak CHP adına özür diliyorum” demişti.
Daha çok yakın bir
zamanda Kemal Kılıçdaroğlu donarak şehit düşen askerlerimizle ilgili bilgiyi “Dersim Milletvekilimizden aldım” demişti.
CHP Kurultaylarında bu yönde alınmış bir karar
mı vardı? Kurultayda alınmış böyle bir karar yoksa bunlar disiplin suçu
oluşturmuyor mu?
Bu verdiğim örneklerde
bilerek ve isteyerek Atatürk’e ve bu ülkenin bölünmez bütünlüğünden yana
olanlara yapılan saygısızlık değil mi?
“Adalet” diye
Ankara’dan İstanbul’a yürüyen bir genel başkanın evvela kendi partisi içinde
adil davranması gerekmez mi.
Kılıçdaroğlu ayrıca Abdülkadir
Selvi’ ye şunları da söylemiş:
"Efendim, Arapça
ezan-Türkçe ezan tartışmasının bırakılması lazım. Arapça ezan, İslam dinimizin
evrensel bir değeridir. Dünyanın neresinde okunursa okunsun ezanın İslam’ın bir
çağrısı olduğunu ifade eder. Ki dünyanın her yerinde de ezan Arapça okunur. Ve
dünyanın her noktasında ezana saygı gösterilir. Bütün dünyada Arapça olarak
okunur. Ve ezan okunduğunda dünyanın her tarafında saygı gösterilir. Biz
politikacılar bir yerde konuşma yapıyorsak ezan okunduğunda saygımızdan dolayı
konuşmamızı keser, ezanın bitmesini bekleriz. Çünkü bir toplum gelenekleri,
görenekleri ve inançlarıyla yaşar. Biz CHP olarak toplumun değerlerine saygı
gösteririz."
Kılıçdaroğlu’nun söylediği “Arapça Ezan- Türkçe Ezan” tartışmasının
bırakılması gerektiği sözü doğru. Artık
geçmişte kalmış bir tartışmayı açmak, AKP’nin ekmeğine yağ sürer gündem
değiştirmelerine yardımcı olur.
Ezan sadece ibadet vaktini belirten bir çağrıdır. Genel Anlayışın Aksine,
Ezan sadece İslam anlayışına has dini ibadetlere çağrı biçimi değildir
Yahudilik inancında da benzer bir davet biçiminde bir ritüel vardır, Hıristiyanlar
da çan çalarlar.
Tartışma "Ezan'a
saygı veya saygısızlık" değil ki! Türkçe okunursa Ezan'a saygısızlık mı
edilmiş olacak? Geçmişte, 1932 de Atatürk’ün
isteği, arzusuyla Ezan Türkçe okunmaya başlandığında, Ezan'a saygısızlık mı
ediliyordu? Tanrı Uludur diyerek insanları ibadete çağırmanın neresi Ezan’a saygısızlık. Haydin namaza
dersek saygısızlık mı etmiş oluyoruz.
Birkaç oy için karşı tribüne oynamaya başlarsan kendinle
çelişirsin. Ama parti yönetiminin asıl derdi Partinin kuruluş felsefesine
inanan Atatürkçüleri partiden tasfiye etmek hırs ve arzusu olunca bu tür
çelişkilerde normaldir.