Geçtiğimiz
günlerde PKK’yı yasallaştırmak için AKP tarafından yeni bir adım atıldı.
Hem
de bu adım CHP kullanılarak yapıldı.
MİT’in
içinde bir grubun, CHP’yi kapattırmak için bir oyun tezgahladığı yalanı ortaya
atıldı; bu haber kamuoyunda alıcı bulmadı, daha doğrusu AKP’nin istediği
yankıyı bulmadı.
İmdada
Kemal Kılıçdaroğlu yetişti, “şüyuu vukuundan beterdir” dercesine, MİT içinde bu
tezgahı kuranları isim isim bildiğini
ama şimdi değil zamanı geldiği zaman açıklayacağını, bu bilgiyi kendisine bir
grup “vatanseverin” verdiğini söyleyerek, bu “yalan haberin” daha geniş kitlelere
ulaşmasına sebep oldu.
Kemal
Beyin yakınında bulunan bazı kişiler CHP’nin kapatılmasını isteyebilirler,
hatta bunu ellerini ovuşturarak da bekleye bilirler.
CHP’yi
kapattırmaya ne onların ve ne de başkalarının
gücü yetmez. CHP herhangi bir
şekilde kapatıldıktan sonra yok olan siyasi partilere benzemez.
12
Eylül askeri rejimi kapattı, ama gene açıldı ve şimdiki Parti yönetimine rağmen
dimdik ayakta.
MİT
içinde böyle bir oyunun tezgahlandığına,ha doğrusu başında AKP’li olduğu
tescilli bir bürokrat bulunmasına rağmen
de inanmıyorum.
Ama AKP, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bilgisizliğinden veya
bilerek sağladığı örtülü destekten de istifade ederek, bugüne kadar sadece
muhatap olarak kabul edip meşrulaştırdığı PKK’yı, şimdi de yasallaştırma yolunda önemli bir adım atmış oldu.
Bir
propaganda tekniği olan “yalan haber yayma” yönteminin farkında olmayanlar veya
elde edilmek istenen sonuca örtülü destek vermek isteyenler, yalan haber de
ileri sürülen olay gerçekmiş gibi onu
sahiplenirler.
Aynen
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi.
AKP
bir anda, hiçbir neden yok iken “Parti Kapatmayı” daha açık bir ifadeyle PKK’yı
yasallaştıracak bir anayasa değişikliğini gündeme getirse, bunu halka izah
edemezdi.
Bunun
için “GERÇEK DIŞI” CHP kapatılacak haberini
yayarak, CHP yetkililerinin bilerek veya bilmeyerek bunun üstüne atlamasını
sağladılar ve böylece kamuoyuna mal ettiler.
Kılıçdaroğlu
bu haberi sahiplenip konuşur konuşmaz da ellerinde hazır bekleyen, 2010 Anayasa
değişikliğinde Meclis tarafından reddedilen maddeyi aynen Meclise taşıdılar ve
süratle de Anayasa Komisyonun gündemine aldırdılar.
CHP’nin
kapatılması gibi bir oyunun, bir olayın varlığına inanmadığım için, bunun PKK’yı
yasallaştırmanın önünü açacak bir oyun olarak görüyorum.
Bir
an için böyle bir olayın var olduğunu düşünelim, o zaman Kılıçdaroğlunun yapması gereken bu isimleri,
hemen hiç geciktirmeden açıklayarak, olayın üstüne yürümek olurdu, bunu
kendisine saklayamazdı.
Hatta
CHP’ye gönül ve oy veren insanları demokratik tepkilerini göstermek için sokağa dökmesi gerekirdi.
Ama
bu yola gidilmediği gibi, CHP üst yönetiminde bulunan bazı kişilerin bugüne
kadar ki söylem ve davranışları nedeniyle,
doksan yıllık bu parti PKK’nın
yasallaştırılmasına örtülü bir şekilde payanda mı oluyor, sorusunu akla getirdi.
AKP,
“parti kapatma davası açılmasında son kararı verme yetkisini Meclise verelim” diye ortaya çıkınca, “CHP kapatılacak” haberinin asıl amacının PKK’yi yasallaştırmanın yolunda CHP’nin örtülü
desteğini sağlamak olduğu anlaşılmıştır.
Yalan
haber yaymanın, istenen bir sonucu elde
etmek için bir yöntem olduğunu, CHP yöneticileri hariç biraz, okur yazar
olan herkes biliyor.Zira bu çok eski
tarihlerden beri gerek savaş alanlarında ve gerekse siyasette uygulanan bir
yöntemdir.
Bir
grup iyi niyetli CHP’liler, partilerin tutumunu savunabilirler, ama bir şeyi
gözden kaçırmamak lazım, oda AKP ve HDP’nin meclisteki sandalye sayısı bu
anayasa değişikliğini yapmaya yetmektedir.
Bu
nedenle ortada hiçbir neden yokken böyle bir anayasa değişikliğini gündeme
getiremezlerdi, ağırlıklı olarak CHP’yi kullanarak bunu TBMM gündemine getirip
PKK’yı yasallaştırıyorlar, yani CHP, AKP’nin oyununa geldi.