CHP gibi geçmişinde kendi belediye
başkanları hakkında inceleme başlatmış ve partiden ihraç etmiş, İSKİ olayında
olduğu gibi bir belediye üst düzey görevlisini kendisi yargıya teslim etmiş bir
partidir.
Bu nedenle Ataşehir Belediye Başkanı ve onun Milletvekili olan
eşinin mal varlığı ile ilgili dedikodulara sessiz kalamaz.
Şimdi bir kısım aklı evvel çıkıp, sanki
yolsuzluğun, hukuksuzluğun üstünü örtmenin nedeni olabilirmiş gibi, “Canım
AKP’li Belediyelerde neler oluyor” diyeceklerdir.
Bu CHP’nin kirletilmesinin, pisliğe
batmasının gerekçesi olamaz.
İstanbul 1. Bölge 1. Sıradan Milletvekili
seçilen, seçilmeden önce devlet memuru
olan Gamze İlgezdi’nin servetini yandaş medya diline dolamış durumda.
Hatta ima yoluyla da olsa, Genel başkanın bu
yolsuzluk iddialarının üstüne gitmemesinin gerekçesi olarak da, kendisinin ve
eşinin akrabalarının Ataşehir Belediyesinde işe alınmış olmaları, damadının ve
Özel Kalem Müdürünün de bu tartışma konusu yapılan binalarda daire sahibi oldukları
konusundaki söylentiler gösteriliyor.
CHP geçmişinde kendi partisinin Belediye Başkanını
hakkındaki iddialar üstüne, partililerden müfettiş heyeti oluşturarak
soruşturmuş, sonunda ihraç etmiş bir partidir.
Ondan daha evvelde, şimdi yapılan yolsuzlukların yanında, söylenen
paralarla mukayese edildiğinde “çerez
parası” olarak nitelenebilecek bir meblağ için,kendi tayin ettiği İSKİ
Genel Müdürü’nü hapse girinceye kadar işin peşini bırakmamış bir partidir.
Hani şimdilerde bazı küstah ve şımarık
gazetecilerin ekranlarda, köşelerinde ve sosyal medyada yerden yere vurmaya
çalıştıkları Deniz Baykal, kendisi ve yakınları hakkında bu tip yapılan
haberlerle ilgili olarak, önce halkın önüne çıkar, kamuoyunu tatmin edici
açıklamalar yapar, müfterileri ispata davet eder ve “geciktirmeksizin”
de yargıya başvururdu.
Tabii bunu kendinden emin olduğu için
yapardı.
Hemen bu arada şunun da altını çizelim CHP
servet ve mülkiyet düşmanı değildir.
Hakkıyla vergilendirilmiş kazancın kutsal
olduğuna inanır. Onun için alın teri ile çalışılıp kazanılmış zenginliğe de
saygı duyar.
Ama
ölçüsü, kazanılan paranın temiz olmasıdır.
O bakımdan şimdi yapılması gereken, bu imar
pisliklerine hiç bulaşmamış, geçmişinde şaibe, mahkemelerde bekleyen dosyası
olmayan, dürüst insanlardan oluşan üç kişilik bir parti heyeti kurarak
İlgezdi’lerle ilgili tüm iddiaları soruşturmaktır.
Kılıçdaroğlu’nun kendisinin, damadının ve
özel kalem müdürünün kendilerin zan altında bırakan haberlerle ilgili olarak kamuoyunu
tatmin edecek açıklamalar yapmaları gerekmektedir.
Damad bey ve Özel Kalem Müdürü o
gayrimenkulleri aldılar ise; nasıl aldıklarını, ne kazanıp ne kadar vergi
ödediklerini, miras kaldıysa onu, eşlerinin ailesi mi zenginmiş bunu
açıklamaları lazımdır.
Piyango, loto da çıkmış olabilir, ama yanlış
hatırlamıyorsam bir eski Başbakan’ın yaptığı gibi “Annemin çıkınından çıkan altınlardan aldık” demesinler, inandırıcı
olmadığı gibi komikte oluyor.
Kamuoyunu tatmin edici açıklamalar
yapılmazsa, insanlar seçim öncesi “Devri
sabık yaratmayacağız” sözünün sebebinin
bu tür olaylar olduğunu düşünmeye başlarlar.
Bilindiği üzere siyasette ve kamu
yönetiminde kirlenme toplumuzun kanayan bir yarasıdır.
Yolsuzluk, rüşvet, görevi ihmal ve kötüye
kullanma , kayırmalar (eşi dostu, hısım ve akrabayı işe yerleştirme) ile
mücadele CHP’nin genlerinde vardır.
Bu nedenle Genel Başkan kendisinden önceki Genel
Başkanın yaptığı gibi, iddialarla ilgili soruşturma açtırmalı ve iddiaların
gerçek olmadığına inanıyorsa yargıya taşımalıdır. Eğer bu iddiaları yargıya
taşımıyorsa/taşıyamıyorsa kendisi de şaibe altında kalır.
Bunu yapmak zorundadır. Zira; temiz siyaset
ilkeleri eksiksiz yaşama geçirilmediği sürece dürüst yönetim sağlanamaz.
İddialar vahimdir,muhatapları tarafından basit açıklamalarla geçiştirilemeyecek
boyutlardadır.
17-25 Aralık yolsuzluk olaylarında dillendirilen
rakamlar burada konuşulanlardan çok daha büyük olabilir. Bu hiç önemli
değildir. Bu iddialar, kamuoyunda, yarın ellerine imkan geçtiğinde çok daha
büyüğünü yaparlar düşüncesini yaratır.
Bu nedenle, önce “kendi devri sabıkımızı yaratacağız ki; toplum bize inansın ve
saygı duysun.